Güreşiyorum Porte 138.Bölüm Emin&Şenol Tenekecioğlu

Güreşiyorum /Portre 138 Baba&Oğul; Emin ve Şenol TENEKECİOĞLU;Güreşçi,teknik adam,milli takım,şampiyonluk ve diğer..
Türk güreeşine belli bir dönem güreşçi ve teknik adam(Emin TENEKECİOĞLU) olarak büyük katkı sundular.
Baba ve oğul her ikiside güreşe Bulgaristan’ da başlayıp (“Olimpiyat ümitleri ” spor okuluna kayıt )
daha sonra anavatanda devam ediyorlar.Türkiye ve dahi Bursa’ ya
yerleşme ve dönemin Avrupa şampiyon kulüpler kupası şampiyonu “TOFAŞ SAS’ ta devem..
Enteresan ve aynı kaderi yaşamaları; Güreşe erken veda ve sakatlık..
Başarı karşılığı alınan onlarca madalya-kupa ve onur ile takdir belgeleri.
Bu arada; Ek olarak; Portre’ nin en sonunda;”Bulgaristan’da Doğan Büyük Sporcular ” var..
Portre’ ye Emin hocamdan başlayalım:
Emin TENEKECİOĞLU;
Güreş hayaytına Bulgaristan/ Arda tamında başladı.
Gürşe geç başlamıştı. Ancak 62kg.da Bulgaristan Şampiyonalalrında hep madalya alırdı.
Güreşi bıraktıktan sonra aynı kulüpte; Genç-ümit ve a takımda teknik adam olarak görev yaptı.
Daha sonra kulübe baş antrenör oldu ve Kulü sper lige çıktı.
1978 Yılında Emin hoca; Türkiye’ ye göç etti.
O vakitler ;Türkiye’nin en gözde kulübü olan “TOFAŞ SAS” ta alt yapının başına getirildi.
(Yalçın İPBÜKEN’ in başkanlığında )
özellikle alt yapıda başta bir çok Türkiye ve uluslarararsı derece elde eden oldu.
İçlerinde Avrupa şampiyonu olanlar da oldu.
Daha sonra ise;
DSİ Nilüfer spor ‘da yine Genç ve A takımında teknik adma olarak görev yaptı.
Ve Güreş milli takımnda görev;
İlk etapta önce Yıldız ve genç takımda milli takım antrenörü olarak
Balkan,Avrupa ve Dünya şampiyonalalrında başarılı neticeler alınmaya başladı.
Bir örnek;İngiltere’de yapılan Avrupa Yıldızlar şampiyonasında dokuz birincilik ile
takım Avrupa şampiyonu oldu.Ha keza ABD’ de yapılan Dünya’ da yine takım 3. ve bir çok madalya ile döndüler.
En çok sevindiği ve onurlandığı olay ise;
başarılar karşısında
aldığı manevi ödül ve belgeler..
ve
Şenol TENEKECİOĞLU;
Güreşe babası Emin Tenekecioğlu’ nun yanında Bulgaristan’ da küçük yaşlarda başladı.
Yıldızlarda Bulgaristan şampiyonu olduktan sonra; “Olimpiyat ümitleri ” spor okuluna kayıt oldu.
Bu okulda; Kısa bir sürede; Bulgaristan şampiyonluğunun yanı sıra,
bir çok turnuvada önemli başarılar elde etti.Okuduğu okulda Tek türk Şenol Tenekecioğlu idi.
Şansız bir sakatlık..Menüsküs ve sonrasında bir yıl bekleme .
İşte bundan sonra 1978 Yılında aile olarak Türkiye’ ye göç edildi.
Güreşe özelm birikmiş ve
1979 Yılında önce Akdeniz oyunları,ardından ise Balkan şampiyonu oldu.
Gençler ve ümitler ardından
Büyüklerde Balkan,Akdeniz ve Avrupa ile Dünya şampiyonalalrına bir çok madalya aldı.
Kader ; Aynı bababsı Emin hoca gibi genç yaşta (22 Yaşında ) sakatlık geçirdi.
Güreş performansı istediği gibi gitmedi ve yavaşlama oldu.
1980-1981 Yıılarında Yılın sporcusu anketelrinde
yılın sporcusu seçildi.
Birazda
Basından;
-Tofaş ile ilgilibilgi..
http://www.kuterpr.com/e-kitaplar/tofas/index.html#53

-Muharrem Atik; Rahmetli Ali GÜMÜŞ’ ten
Bulgaristan-Razgrad doğumlu Atik, bu ülkede üniversite diplomalı bir spor adamıydı.
Sağlık nedeniyle 23 yaşında güreşi bırakmak zorunda kalmış, 1971�de Türkiye�ye gelmişti.
Alaylıların kazan kaldırmasına rağmen işbaşı yaptırmış,
Serbest Güreş Milli Takımı�nın baş antrenörlüğünü aralıklarla 1989�a kadar devam ettirmişti.
Bu tarihte milli takımdan uzaklaştırılırken,
son dış görevinde
İsviçre�den takım dünya üçüncülüğü kupasıyla dönmüştü.
Türk güreşine Reşit Karabacak, Fevzi Şeker, Mehmet Güçlü, Mehmet Sarı,
Şenol Tenekecioğlu gibi pek çok şampiyon armağan eden Atik,
kendinden sonra gelenlerin de antrenörlüğünü yapmıştı
https://www.turkiyegazetesi.com.tr/Genel/a328032.aspx

Rahmetli Muharrem Atik ile güzel birlektielikleri vardı..
-Cumhuriyet 10 SPOR 11 ARALIK 1982 Tenekecioglu:
“Kem söz sahibine aittir; Atik ile aramızı acmak istiyorSar BURSA, (THA)
Serbest güreş milli takım antrenörlüğüne getirilmesi beklenen Tofaş Sas kulübü güreş antrenörü
Emin Tenekecioglu, «Muharrem Atik’e son suz bir saygım var.
Ondan yardım bekliyorum» dedi.
Bazı gazetelerde Muharrem Atik’in kendisiyle ilgili «Yanımda çalışan masör milli takım antrenörü oldu»
şeklinde sözler söylediği yolunda çıkan haberlere yalnızca «gülüp geçtiğini» açıklayan
Emin Tenekecioglu şunlan söyledi:
•Muharrem Atik’in hakkımda böyle sözler söyleyeceğin inanmıyorum.
Ben Atik’ln hayli yardimını pördüm.
Hâlâ da kendisinden yarridım bpkliyorum.
Milli takım antrenörlüğüne getirildiğim konusunda bana resmen blr karar bildirilmedi.
Ancak böyle blr görev verilirse elbette kabul ederim.
Görevden kaçmam.
Başarıh olmak için de elim den geldiğince çahşınm.
Kim ne derse desin.
Kem söz sahibine aittir
https://www.cumhuriyetarsivi.com/katalog/192/sayfa/1982/12/11/10.xhtml

Şenol ve Salih yılın sporcusu
http://gazetearsivi.milliyet.com.tr/Salih%20Bora/

…….
Dereceleri ise şöyle
-Şenol TENEKECİOĞLU;
-AVRUPA 2.
-AVRUPA 3.
-BALKAN ŞAMPİONU
-AKDENİZ OYUNLARI 1.

-Emin TENEKECİOĞLU;
-Bulgaristan’ da iken uluslarararası bir çok derece elde ediyor.
Ama esas başarıları teknik adam olarak elde etmiş..
kaynak;
www.unitedworldwrestling.org
Tenekecioglu, Senol (TUR) TUR

Date Competition Style Age Group Weight Class Country Rank
1982-08-12 World Championship Freestyle Seniors 82.0 TUR 12.
1982-01-01 Balkan Games Freestyle Espoir 82.0 TUR 3.
1982-01-01 European Championship Freestyle Espoir 82.0 TUR 2.
1981-09-18 Balkans Championship Freestyle Juniors 82.0 TUR 3.
1980-08-26 European Championship Freestyle Juniors 82.0 TUR 3.
1980-05-22 Balkans Championship Freestyle Seniors 82.0 TUR 2.
1979-09-19 Jeux Mediterranéens Freestyle Seniors 82.0 TUR 1.
1979-05-18 Balkan Games Freestyle Seniors 82.0 TUR 1.

Bulgaristan’da Doğan Büyük Sporcular
Büyük Güreşçiler
Çok tanınmış. Dünya tarihine geçmiş modern Olimpik güreş yapan kimi adları saymadan önce
Türkiye’mizde Yılın Sporcusu seçilen Ali Hüryılmaz’ı da buraya kaydetmeliyiz.
Ali olağanüstü bir sporcuydu. Bisiklette bütün değerleri yeniledi, sonra kırıldı.
Birleşik Amerikalara kapağı attı ki bir 15 yıl var, kendisinden bir daha haber alınamadı.

Bulgaristan’dan Türkiye’ye ilk göç edenler arasında Hüseyin Akbaş’ın amansız rakiplerinden
Necdet Zalev’i saymamız gerek.
Necdet ile Akbaş, 1960 Roma Olimpiyatlarında sonra 1964 Yanbolu
Balkan Şampiyonasında kapıştılar.

Bulgaristan’ı temsil eden Türk asıllı bir sporcu
Türkiye’yi temsil eden rakibine yenilirse “Bunu bilerek yaptın” iddiasıyla o dönemdeki
rejimin bekçilerinden önemli zararlar görüyorlardı.
Necdet Zalev, Türkiye’ye göçtü,
Zalev soyadını “Kurt”a çevirdi ama pehlivanlık artık ondan geçmişti.
Minderlere çıkmadı.
1972 yıllarında Anavatan’a ayakbasan Muharrem Atik,
yiğit mi yiğit bir Deliorman Türk’ü olarak tarihe geçti.

1968-1993 dönemine rastlayan
“madalyasız yıllarda”
Türk Güreşi’nin temelini yeniden kuran adam olan
Doç. Dr. Muharrem Atik,
Bulgaristan’da iken komşu ülkenin önemli pehlivanlarından Enü Volcev’le güreşmiş
ve onu yenmiş bir değerdi.
Mahmud Demir, Ahmet Orel, Selahattin Yiğit, Sebahattin Öztürk,
Turan Ceylan, Metin Kaplan ve Ahmet Ak gibi şampiyonları 1938 Kırcaali doğumlu
Muharrem Atik (Caferov) yetiştirdi.

Fahri Yenigün, Burhan Sabancıoğlu, Halit Akgün, İbrahim Akgün, İsmail Hüsetinov (Kosukoğlu),
Şenol Tenekecioğlu, Hayri Sezgin, Sıtkı Kadiroğlu, İrfan Çavuşoğlu,
Emin Tenekecioğlu, Yusuf Cambaz, Yüksel Dinçer, İsmail Faikoğlu,
Kamil Kocaoğlu, Remzi Murodoğlu, Sezgin Ayık, Rahmi Harunoğlu, Mustafa Hafızoğlu,
İsmail Abilov (Nizamoğlu) …
Bulgar Milli Takımıyla çıktığı Kanada Turnesini yarıda bırakarak
Türkiye’ye iltica eden İlyas Şükrüoğlu,
Efrahim Kamberoğlu, Ali Kayalı özellikle Zekeriya Güçlü,
spor tarihimizde yer alan
Bulgaristan doğumlu güreşçilerin en başarılı olanlarıdır.
Efrahim Kamberov’un “ad” değiştirme olayları sırasında
“Karanfilov”
falan eklemelerle milliyetinin değişeceğini sanan kimi art niyetli,
komşuluk prensiplerine uymayanlar,
daha sonra bu delikanlının
Türkiye’ye gelerek Ay-yıldızlı forma altında ülkemize Avrupa Üçüncülüğü (1991 Stuttgart)
kazandırdığını gördüler.
1990 yılında minik bir çocuk iken güreşlerini görüp
“Türk Güreşinin Ağır Topu” başlığı altında kendisini tanıttığım Zekeriya Güçlü,
tam
7 yıl Mahmud Demir’in gölgesinde kaldıktan sonra
1997 yılında Sibirya’nın göbeğinde (Krasnoyaraks)
Türkiye’mize serbest kapışmaların hem de ağır sıkletinde dünya şampiyonluğu kazandırdı.

Ali Kayalı, Remzi Muradoğlu, hem Türk hem
Bulgar Milli takımı forması altında önemli sonuçlar alan yarışmacılardı.

http://burhanaytekin.blogspot.com/2015/07/bulgaristanda-dogan-buyuk-sporcular.html

.

Benzer Haberler

Yorumlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Haberi Paylaş

spot_img

Son Haberler

Bülten

Güncel kalmak için abone olun

avrupa yakası escortbeşiktaş escortbeyoğlu escortnişantaşı escortetiler escortesenyurt bayan escortbeylikdüzü bayan escortavcılar bayan escortşirinevler escortataköy escort